Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi 1950 yılında imzaya açılmıştır. Çağının gereklerinin ötesinde hukukçular açısından yaratıcılığa ve değişime açık bir sözleşme olarak hazırlanmıştır. Bu sözleşmeye imzacı devletler, sözleşme kapsamında korunana hakları koruyacaklarına ve vatandaşlarına bu güvenceleri sağlayacağına ilişkin hususları kabul etmişlerdir. Bu husus Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 1. maddesinde “İnsan Haklarına Saygı Yükümlülüğü” başlığı altında düzenlenmiştir.

“MADDE 1
İnsan haklarına saygı yükümlülüğü
Yüksek Sözleşmeci Taraflar kendi yetki alanları içinde bulunan
herkesin, bu Sözleşme’nin birinci bölümünde açıklanan hak ve
özgürlüklerden yararlanmalarını sağlarlar.”

AİHS imzaya açıldıktan günümüze kadar geçen sürede duyulan eksiklikler imzaya açılan protokollerle giderilmeye çalışılmıştır. AİHS sözleşmesinde sırasıyla koruma altına alınan haklar;” Yaşam Hakkı, İşkence Yasağı, Kölelik ve Zorla Çalıştırma Yasağı, Özgürlük ve Güvenlik Hakkı, Adil Yargılanma Hakkı, Kanunsuz Ceza Olmaz, Özel ve Aile Hayatına Saygı Hakkı, Düşünce, Vicdan ve Din Özgürlüğü, İfade Özgürlüğü, Toplantı ve Dernek Kurma Özgürlüğü, Evlenme Hakkı, olarak düzenlenen belirli haklar koruma altına alınmıştır.

AİHS Sözleşmesi kapsamında yapılan protokoller: ; “1. Protokol 1. Madde Mülkiyet Hakkı, 1. Protokol 2. Madde Eğitim Hakkı, 1. Protokol 3. Madde Serbest Seçim Hakkı, 4. Protokol 1. Madde Borçtan Kaynaklı Olarak Özgürlüğün Sınırlanmaması Hakkı, 4. Protokol 2. Madde Serbest Dolaşım Özgürlüğü, 4. Protokol 3. Madde Vatandaşların Sınır Dışı Edilme Yasağı, 4. Protokol 4. Madde Yabancıların Topluca Sınır Dışı Edilmeleri Yasağı, 6. Protokol 1. Madde Ölüm Yasağı, 6. Protokol 2. Savaş Zamanında Ölüm Cezası, 7. Protokol 1. Madde Yabancıların Sınır Dışı Edilme Usulleri, 7. Protokol 2. Madde Cezai Konularda İki Dereceli Yargılanma Hakkı, 7. Protokol 3. Madde Adli Hata Halinde Tazminat Hakkı, 7. Protokol 2. Madde Aynı Suçtan İki Kez Yargılanma ve Cezalandırmama Hakkı, 7. Protokol 5. Madde Eşler Arasında Eşitlik Hakkı”

Görüleceği üzere AİHS ve EK protokoller geniş ve kapsayıcı bir alana sahiptir. Her devlet bu hakları kendi yargı yetkisinde koruma altına alacağına dair ilgili sözleşmeye ve protokollere imza atmıştır. Bu sözleşme taraflara bir takım yükümlülükler yüklemektedir. Özellikle AİHM bir çok kararında da belirttiği gibi taraf devletlerin kamu kurumlarının kişilerin haklarını ihlal etmesini engelleyen bir yükümlülüktür. Pozitif yükümlülük ise devletlere kişilere karşı hakları ihlal edilmemesi için önlem alma yükümlülüğü yükleyen bir yükümlülüktür.