TMK MADDE 227 - Eşlerden biri diğerine ait bir malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuşsa, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahip olur ve bu alacak o
malın tasfiye sırasındaki değerine göre hesaplanır; bir değer kaybı söz konusu olduğunda katkının başlangıçtaki değeri esas alınır.
Böyle bir malın daha önce elden çıkarılmış olması hâlinde hâkim, diğer eşe ödenecek alacağı hakkaniyete uygun olarak belirler.
Eşler, yazılı bir anlaşmayla değer artışından pay almaktan vazgeçebilecekleri gibi, pay oranını da değiştirebilirler. Evlilik birliğinin devamı süresince eşlerinin birbirlerine karşı bazı yükümlülükleri bulunmaktadır. Olağan hayat akışında da yardım yükümlülüğü bunlardan biridir. Eşler mal rejiminin devam sürecinde gerçekleştirilmiş olan karşılıksız kazandırmaları, katkıları evliliğin sonlanmasıyla beraber diğer eşten talep edilebilmektedir. 01.01.2002 sonrasında yapılmış olan katkılar, değer artış payı alacağı olarak nitelendirilir. Değer artış payı alacağıyla katkıda bulunan eşe bir alacak hakkı tanımlanmış olmaktadır.
Burada altını çizmek istediğim başka önemli bir konu da eğer eşler resmi olarak evli değillerse değer artış payı alacağı talep edemezler. Nişanlılar arasında yapılmış olan kazandırmalar da değer artış payı alacağı olarak istenemez, mal rejiminin konusuna girmemektedir.
KATILMA ALACAĞI VE DEĞER ARTIŞ PAYI ARASINDAKİ FARK NEDİR?
Katılma alacağı davası, eşlerin beraber katkılarıyla edinilmiş mallara yönelikken değer artış payı davası tamamen karşılıksız olan katkıların geri istenmesidir. Sayın Ömer Uğur GENÇCAN, ''Mal Rejimleri Hukuku kitabında '' Katılma alacağı olağan katkının ödülü/karşılığı iken değer artış payı alacağı olağan olmayan başka bir anlatımla olağanı aşan katkının karşılığıdır.'' diyerek durumu ifade etmiştir.
YARGITAY, 8. HUKUK DAİRESİ E. 2009/2870 K. 2009/5842 T. 7.12.2009
''...Ne var ki, kişisel maldan edinilmiş mala, ya da kişisel maldan, kişisel mala veya edinilmiş maldan, kişisel mala karşılık olmaksızın yapılan katkı nedeniyle doğan değer artış payı TMK.nun 220, 223, 226 ve 227. maddeleri gereğince istenebilir. Şayet, kişisel mal herhangi bir edinilmiş mala ya da kişisel mala katkı yapılmayacak biçimde alınmış olsaydı, bu takdirde bilirkişinin de raporunda değindiği gibi sebepsiz zenginleşme ya da istirdat hükümlerine göre geri istenebilecekti. Somut olayda, kişisel mal
edinilmiş mala harcanmıştır...''
YARGITAY, 8. HUKUK DAİRESİ E. 2016/19275 K. 2019/735 T. 23.1.2019
''...Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve tanık beyanlarından davacının taşınmazların edinildiği
tarihlerde kayısı bahçesinde çalıştığı, bu çalışmasının aile üyesi olmasının gerektirdiği olağan katkıyı aşar nitelikte olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafın, söz konusu işi yapmak suretiyle sürekli ve düzenli kazanç elde ettiğinin ve taşınmazların edinilmesinde bir miktar katkısının olduğunun kabulü gerekmektedir. Ne var ki dosya kapsamında taşınmazların edinilmesine katkı oranlarını belirleyecek yeterli veri olmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılması gereken, TMK 4. ve TBK 50. madde uyarınca hukuk ve hakkaniyete uygun bir katkı oranı takdir edilmelidir...''
DEĞER ARTIŞ PAYI DAVASI NEREDE AÇILIR?
Açılacak davada görevli mahkeme aile mahkemesidir, yetki de ilgili kanunun 214. Maddesinde belirlenmiştir.
Mal rejiminin tasfiyesi davalarında yetki, MADDE 214 - Eşler veya mirasçılar arasında bir mal rejiminin tasfiyesine ilişkindavalarda, aşağıdaki mahkemeler yetkilidir:1
. Mal rejiminin ölümle sona ermesi durumunda ölenin son yerleşim yeri mahkemesi,2
. Boşanmaya, evliliğin iptaline veya hâkim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi durumunda,
bu davalarda yetkili olan mahkeme,3
. Diğer durumlarda davalı eşin yerleşim yeri mahkemesi
Danışma Formu
Hizmetlerimiz hakkında bilgi almak ve sormak istedikleriniz için aşağıdaki formdan bizlere ulaşın *