CMK MD. 231/5: 

       ''Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir.
Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.''

Kanunda, hükmün hemen açıklanarak infaz gerçekleştirmek yerine sanığı ıslah ederek topluma kazandırma amaçlanmıştır. Sanık, belirli şartlara tabi olmak kaydıyla ''hükümlü'' sıfatı giymekten kurtulmuş olur. Böylelikle belirli ağırlığa ulaşmayan suçu işleyen kişiye ikinci bir şans verilmiş olur.

CMK MD. 231/6 FIKRASI HAGB KARARI VERİLEBİLMESİNİN ŞARTLARINI İÇERMEKTEDİR:


CMK md. 231/6: 

Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;

a)  Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
 
b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
 
c)  Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir.
 (Ek cümle: 22/7/2010 - 6008/7 md.) Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez.)

HAGB VERİLEBİLMESİ İÇİN CMK MD. 231  KAPSAMINDA ARANAN ŞARTLAR:


Sanık hakkında iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına hükmolunması gerekmektedir. HAGB kararının verilebilmesi için alınacak ceza hapis cezası olabileceği gibi adli para cezası da olabilmektedir, bu bağlamda kanun koyucu bir sınırlamaya gitmemiştir.

Sanık; somut olay öncesinde kasten suç işlememiş olmamalıdır. 
Sanık, öncesinde taksirle suç işlemişse veya daha önce kasten işlediği suça  yaptırım olarak yalnızca güvenlik tedbirine hükmedilmişse de hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı verilebilmektedir.
         
        3) CMK md. 231/6-b bendinde belirtilen şekilde HAGB kararının verilebilmesi için mahkeme tarafından sanığın kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışlarının göz önünde bulundurularak yapılan değerlendirmede gerekçelendirilmektedir.
 
4)  CMK md. 231/6-c bendi,  sanığın verdiği zararları telafi etmesine yöneliktir. Bunlar için; aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya zarar tazmini şeklinde yapılabilir. Fakat buradan da anlaşılacağı üzere telafisi mümkün olmayan zarara sebebiyet vermiş suçlara yönelik ve oluşan manevi zararlar yönünden HAGB kararının verilmesi mümkün olamamaktadır. 

5) Madde 231/6-c bendinin ek cümlesinden anlaşılacağı üzere, mahkemenin tek taraflı iradesiyle HAGB kararını uygulayabilmesi mümkün değildir, kararın uygulanabilmesi sanığın kabulüne bağlanmıştır.


HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI NE İFADE EDER?


Kanunda belirtilen şartlar sağlandığında mahkeme HAGB kararı verebilir bu durum hükmün sanık açısından hukuki bir sonuç doğurmayacağını ifade etmektedir. Madde 231/7; ''Açıklanması geri bırakılan hükümde, mahkum olunanın hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli hapis cezasına çevrilemez.'' hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararının amacını gerçekleştirebilmesine yöneliktir. HAGB kararı verildikten sonra dava derdest olmaya devam eder, yani dava hala görülmektedir. Yargılanan kişi hala sanık sıfatını taşımaktadır, sanık için verilen bir hüküm vardır; fakat henüz kesinleşmediği için kişi ''hükümlü'' sıfatını taşımayacaktır. HAGB, sanığın adli sicil kaydında da sabıka olarak görülmeyecek bir karardır.

DENETİM SÜRESİ CMK MD. 231/8:


CMK md. 231/8: (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının
verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. (Ek cümle: 18/6/2014-
6545/72 md.) Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün
açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez. Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak
üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle, sanığın denetimli serbestlik tedbiri olarak;

a) Bir meslek veya sanat sahibi olmaması halinde, meslek veya sanat sahibi olmasını
sağlamak amacıyla bir eğitim programına devam etmesine,

b) Bir meslek veya sanat sahibi olması halinde, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı
meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,

c) Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına, belli yerlere devam etmek hususunda
yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine,
karar verilebilir. Denetim süresi içinde dava zamanaşımı durur.


Denetimli serbestlik süresi, tüm denetim süresini değil; yalnızca mahkemece belirlenen ve bir yıldan fazla olmayan süre boyunca uygulanabilen zamanı kapsar. Mahkeme, gerekli bulmazsa ''denetimli serbestlik'' tedbiri uygulamayabilir. 


HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARINA KARŞI KANUN YOLU AÇIK MIDIR?


HAGB kararına karşı istinaf yolu kapalıdır çünkü verilen henüz kesinleşmemiştir, fakat karara karşı itiraz edilebilmektedir. 
CMK md. 231/12: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir. İtiraz mercii, karar ve hükmü inceler; usul ve esasa ilişkin hukuka aykırılık tespit ettiği takdirde, gerekçesini göstererek karar ve hükmü kaldırır ve gereğinin yapılması için dosyayı mahkemesine gönderir.


 SANIK, DENETİM SÜRESİNDE ''KASTEN'' YENİ BİR SUÇ İŞLERSE VEYA DENETİMLİ SERBESTLİK SÜRECİNE UYGUN DAVRANMAZSA NE OLUR?


CMK md. 231/11: ''Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.''

Hükmün açıklanması için sanığın hem kasten bir suç işlemiş olması hem de denetim süresi şartlarına riayet etmemiş olması gerekmez. Bu durumlardan yalnızca birinin gerçekleşmiş olması hükmün açıklanmış olması için yeterlidir. Kişi, hüküm açıklandıktan sonra ilgili kanun yollarına başvurulunabilecektir.